Tarihselcilik Metodu
- Arapçaya Dair Her Şey - 11 Ocak 2022
- İlahi Dinlere Göre Başörtüsü Meselesinin Değerlendirilmesi - 10 Ocak 2022
- Arapça Sözlük Kullanım Teknikleri - 8 Aralık 2021
İçindekiler
Tarihselcilik Metodunun Tanımı ve Mahiyeti
Son dönemlerin en orijinal aynı zamanda en aykırı Kuran okuma metotlarından birisidir tarihselcilik. Anavatanı; pek çok fikrin menşei olan Avrupa’dır. Genel anlamda tarihselcilik; yerel şartların sonuçları etkilemesinin kaçınılmaz olduğunu iddia eden kuramın adıdır. Bu kuram aydınlanma dönemi sonrası kutsal metinler üzerinde uygulanmaya başlanmıştır. Asıl amaç; İncil’deki akla ters olan noktaları akıl ve bilimle uzlaştırmak, mitolojik verileri anlamlandırmak ve tekrardan canlı bir kitap haline getirmektir.
Bundan hemen hemen bir asır sonra bu metot İslam dünyasında da söz konusu olmaya başlamıştır. Tarihselcilik Batı’dakinden küçük farklarla Kuran’a uyarlanmaya çalışılmıştır. Şöyle ki; Batı’da bu metot kutsal kitapların akla ters olan noktaları için kullanılırken İslam dünyasında Kuran’ın işlerliğini kaybetmiş ahkâmı için kullanılmıştır. Yani ilahi yasamanın amaçları tespit edilerek, bu amaçlar ekseninde ilkeler devşirilip Kuran’ı tekrar çağa hitap eder bir dinamikliğe kavuşturmak istenilmiştir.
Bu türden bir Kuran okuması Muhammed Esed’in (1900-1992) tabiri ile “bir takım donuk kafalar” tarafından şiddetle eleştirilip, heterodoks bir metot olarak görülse de diğer taraftan her geçen gün kendisine yeni takipçiler bulmaktadır. Bu metodun devamcılarının pek çoğu klasik tefsir yazımlarının aksine tüm sureleri havi bir kitap ortaya koymamışlardır. Genel olarak düşüncelerini telif ettikleri fikir kitaplarında açıklamışlar ve bu düşüncelerin anlaşılabilmesi adına örnekler vermişlerdir. Dolayısıyla tarihselcilik metodunun kendi içerisinde bir literatür oluşturduğu söylenemez.
Tarihselcilik Metodunun Genel Özellikleri
Tarihselcilik denildiğinde Kuran’ı Kerim ve tarihsel bağlamı bir araya getiren herkes anlaşılmamalıdır. Kuran’ı anlamak noktasındaki tarihsel bağlamın önemi büyüktür. Nitekim ulema sebebi nüzul verilerini daima eserlerinde kullanmışlarıdır. Ayet ya da surenin hangi koşullarda indiğini, kim için ve hangi sebepten nüzul ettiğini araştırmışlar ve tefsirlerini kimi zaman bu malumatlar ışığında yapmışlardır.
Tarihselcilik metodunda da tarihsel bağlam çok önemlidir. Fakat bu metoda has olarak Kuran’ı tarihte dondurmak amaçlanmaktadır. Genel olarak şu özelliklerden bahsedebiliriz:
1- Kuran’ı Kerim, bir dönemde inmiştir. Yani orta çağda Arap yarımadasına nüzul etmiştir. Dolayısıyla hitabı ve mahiyeti ile oraya aittir. Bu bakımdan evrensel değildir.
2- Evrensel hükümler Kuran’da vardır fakat genelinden türetilmesi gerekir. Mesela tüm hüküm ayetleri incelenerek, bu inceleme ve analiz ışığında genel kaideler üretilmelidir. Daha sonra zaman ve mekâna göre bu kaideler kıyas yoluyla türetilmelidir.
3- Kuran’daki kıssalar mitolojiktir. Yani Allah’ın vahyi değildir. Kesinlik ifade etmezler. Yaşanmış da olabilirler, yaşanmamış da. Dolayısıyla insanların hikmet devşireceği özellikleri yoktur.
4- Kuran pek çoğuna göre Allah kelamı değil, Efendimizin kelamıdır. Yani kısacası vahiy diye bir şey yoktur.
5- Metot Kuran’dan çıkmış değildir. Her ne kadar bu metodun Kuran’ı Kerim’in ışığında keşfedildiğini söylese de batı menşeli hermönetik bir harekettir.
6- Sorun odaklı hareket etmektedir. Önce sorun bir tespit eder ardından bu sorunun klasik tefsir yoluyla çözülemediğini söyleyerek yeni bir usul ile çözülmesi gerektiğini söyler. Dolaylı olarak da kendisine sorun yaratmış olur. Yani tarihselcilerin sorunları zaten yıllar önce konuşulup tartışılmış ve ulema tarafından çözüm üretilmiş sorunlardır.
7- Batı menşeli bir sistem olduğu için Kuran’ın Ehli Kitaba yönelik ifadelerinde tutarsızdırlar. Eleştiri yöneltmezler. Hatta mevzu bahis bile etmezler.
8- Ahiret, cennet, cehennem gibi kavramların içini boşaltarak yeniden tanımlama yaparlar. Ve tanımlarında Kurani malumatları dikkate almazlar. Çünkü Kuran’ın ahiret ile ilgili anlatılarını masal olarak görürler.
9- Çok daha genel anlamda sistemleşmemiş bir yöntemdir. Pek çok noktada eksiği vardır. Ne var ki bunu pek çok tarihselci yazar kabul etmemekte, tarihselciliğin efradını cami bir metot olduğunu iddia etmektedir.
Bu yazı ilginizi çekebilir;
Tefsir ve Meal Arasındaki Farklar Nelerdir?
Tarihselcilik Metodunun Önemli Simaları
Fazlurrahman (1919-1988)
Hayatı

1919 yılında Pakistan’ın Hazare şehrinde dünyaya gelir. Dindar bir ailenin çocuğuydu. Babası Diyobend Darululumu mezunu olup geleneksel İslami ilimler tedrisinde bulunmuştur. Fakat buna rağmen İslam’ın çağdaş gelişmelerle hesaplaşması gerektiğine inanan bir âlimdi. Fazlurrahman yenilikçi fikirlere sahip olmasında babasının etkisinin olduğunu itiraf eder.
İlk eğitimini Pakistan’da babasının yanında alır. 10 yaşında Kuran’ı ezberler. 1933 yılında Lahor’a yerleşen ailesinin yanında yüksek öğrenimine başlar. Aynı zamanda babasından İslami ilimler tahsil etmeye devam eder. 1940’ta Pencap Üniversitesi’nin Arapça bölümünden mezun olur. Aynı üniversitede lisansüstü öğrenimine başlar.
1942’de yüksek lisans öğrenimini tamamlar. Burada başladığı doktorasını İngiltere’de devam ettirir. Oxford’da İbn-i Sina’nın “Necat” adlı eserinin “Nefs” adlı bölümü üzerine çalışır. Bu bölümün analizini ve sağlıklı bir şekilde İngilizce tercümesini yapabilmek için Grekçe ve Latince, Batı felsefesini takip edebilmek için de Fransızca ve Almanca öğrenir. Tezini 1949’da bitirir.
1950’de İngiltere’nin Durham Üniversitesi‘ne öğretim üyesi olarak atanır. 1958’e kadar burada kalır. Ve İslam felsefesi üzerine eğilmeye devam eder. Aynı Kanada’ya gider. McGill Üniversitesi‘nde doçent olarak görev yapmaya başlar. Burada İslam felsefesinden uzaklaşarak İslam’ın güncel meselelerine yoğunlaşır.
1961’de Pakistan hükümetinin davetiyle ülkesine döner. Ve İslami Araştırmalar Enstitüsü’nde profesör olarak çalışmaya başlar. 1962-68 yılları enstitünün genel müdürlüğü görevini üstlenir. Bu süre içerisinde neşir faaliyetlerine yoğunluk verir. Fakat İslam düşünce tarihi ile hesaplaştığı İslam adlı eserindeki bir cümleden ötürü 10.000 rupi ödül koyularak katli istenir.
Bunun üzerine Amerika’ya kaçar. 1969 yılında Chicago Üniversitesi’nde göreve başlar. 26 Temmuz 1988 yılındaki vefatına kadar burada akademik faaliyetlerine devam eder.
Düşüncesi
Fazlurrahman’nın genel tezi şudur; Kuran tarihsel bir metin olarak ele alınmalı, geliştirilen yeni bir tefsir metodolojisi ile Müslümanların modern dünyadaki sorunlarını çözebilecek ve bu alandaki ihtiyaçlarına cevap verebilecek tarzda yorumlanmalıdır.
Ona göre Kuran; peygamberin zihninde toplumsal şartlar çerçevesinde oluşmuş bir olgunun tezahürüdür. İlhamlar tanrısal olsa bile lafızlar peygambere ve lafızların edebi kalitesi peygamberin dil bilgisine bağlıdır. Vahiy bu şekilde anlaşılmalı ve bu düşünce çerçevesinde pratize edilmelidir. Vahiy olgusunu tam anlamıyla ilahi bir şey olarak anlasak dahi o dış şekliyle ebediyen geçerli bir durum arz edemezdi.
Kuranın içeriği peygamber döneminde gerçekleşen olaylar çerçevesinde şekil almıştır. Yani peygamberin yaşadığı ortamdaki ahlaki ve toplumsal durumlara gönderilen ilahi bir cevaptır. Bu sebeple Kuran bir döneme aittir. Belli bir döneme hitap eder. Bir tarihin kitabıdır. Tarihseldir. Evrensel değil yereldir.
Fazlurrahman’ın yöntemi kısaca şöyledir; önce vahyin indiği çevre, din, âdet ve kurumlar incelenmelidir. Araştırılan konuyla ilgili ayetlerin tarihsel arka planı netlik kazandıktan sonra bu ayetlerden bir kaide istinbat edilmeli ve bu kaideler konjonktüre uygun bir şekilde genelleştirilmelidir.
Son olarak Fazlurrahman’ın düşün haritasında “yaşayan sünnet” diye bir kavram bulunmaktadır. Yaşayan sünnet; peygamberin söz, fiil ve takrirleri değil, onun sünnetine dayanılarak toplum tarafından geliştirilen yorumlardır. Fazlarruhman’nın yaşayan sünnet kavramını geleneksel anlayışın “icma” olarak kavramlaştırdığı faaliyete benzetebiliriz.
Eserleri
Fazlurrahman, tarihselcilik düşüncesiyle beraber İslami kavramlarda da yenilikler yapmayı amaçlıyordu. Neredeyse tüm eserlerinde fikirlerini cesurca açıklıyordu. Dört ciltten oluşan İslami Yenilenme Makaleleri, İslam, Ana Hatlarıyla Kuran gibi kitapları bunların en önemlilerindendir. Fazlurrahman gibi tarihselciliğin en radikal savunucularından birinin tüm sureleri muhtevi tefsirinin olmaması dahi bu sistemin tekâmül etmediğinin açık göstergesidir. Eserleriyle İslam coğrafyasında pek çok kimseyi etkileyen düşünür, yaşadığı zamanlarda özellikle gençler üzerinde tesir sahibi olmuştur.
Roger Garaudy (1913-2012)
Hayatı

1913 yılında Marsilya’da işçi bir ailenin çocuğu olarak doğar. Protestan’dır. 1933 yılında Komünist Partisine girer. Ve partide yükselmeye başlar. Bir yandan da felsefe tahsiline devam eder. 1939’da askere alınır. Vichy hükümetinin Kuzey Afrika’daki kamplarına sürgün edilir. Fakat Müslüman askerler kendisini kurşuna dizmeyi kabul etmez.
1945’te Merkez Komitesi üyesi olur. Önce Tarn sonra Sein milletvekili sonra da Paris’ten senatör olur. Marksist İnceleme ve Araştırma Merkezi müdürlüğünü üstlenir. Bu sürede Komünist Partinin resmi filozofluğunu yapar.
1970’te Sovyetlerin Prag’ı işgal etmesini protesto eder. Bu sebeple partiden ihraç edilir. Önce Katolik olur. Hristiyanlık ve Marksizm‘in birbirini tamamladığını iddia eder. Daha sonra hiçbir idealinden vazgeçmeden İslam’a girer.
Kurtuba’daRogerGaraudy Vakfı’nı kurar. Senegal’in eski Cumhurbaşkanı Senghor ile Goree Adasında Değişimler Üniversitesi adında bir eğitim kurumu açar. 27 Şubat 1998’de insanlık suçlarını tanımadığı ve ırksal lekelemelerde bulunduğu gerekçesi ileri sürülerek mahkûm edilir.13 Haziran 2012 yılında tam 99 yaşında Paris’te vefat eder.
Düşüncesi
RogerGaraudy’nin sorduğu ilk soru şudur; İslam’ın uyanışı nasıl olmalıdır? Garaudy bir zamanlar dünyada söz sahibi olan İslam medeniyetini bir buhran, bir uyku içerisinde görmektedir. Ve bu köklü medeniyetin tekrardan uyanıp dünyada adalet ve tevhidi tesis edebileceğine inanmaktadır.
Uyanış için Garaudy’e göre ilk hareket noktası Kuran olmalıdır. Kuranın tekrar dinamik bir hale gelebilmesi için özünün niteliğini kavramak önemlidir. Yani ihtiva ettiği unsurların gerçekleştirmek istediği amaçlar belirlenmelidir. Garaudy kısaca tarihselci bir Kuran okuma metodunu tavsiye etmektedir. Çünkü Kuran yereldir. İçerisinde pek çok yerel unsur bulunmaktadır. Zıhar mevzusu buna bir misal olarak verilebilir. Ya da erkeğin kadından üstün oluşu veya erkeğin kadın üstünde hüküm sahibi olması gibi unsurlar döneme aittir. Bugün bu ayetler olduğu gibi kabul edilmemelidir. Ayetlerin iniş göz önünde bulundurularak maksatlar devşirilmeli ve bu maksatlardan da kurallar, kaideler türetilmelidir.
İçtihat Kuran’ın aktüelleştirilmesinin olmazsa olmaz yoludur. Samimi bir şekilde içtihat gerçekleştirilmelidir. Ancak bu şekilde Kuran her devir için ideal bir hayat modeli sunabilir. Aksi halde donar ve statikleşir.
Eserleri
RogerGaraudy oldukça üretken bir yazardır. Özellikle Müslüman olduktan sonra kalemini İslam’ın gelişimine adamıştır. Bu meyanda yazdığı eserlerin hem niceliği hem de niteliği büyük ehemmiyet arz etmektedir. Her açıdan İslam’ın ve Müslümanlığın yeniden nasıl yükselebileceğini diğer medeniyetler içerisinde şan ve şeref kazanabileceğini düşündüğü için Kuran’ı doğru şekilde anlamanın yol açıcı olacağını fark etmiştir. Bu sebeple tarihselcilik metodunu bir yöntem olarak seçmiştir. Yöntemin nasıl işlediğini ve faydalarını ise genel hatlarıyla İslam’ın Yükseliş ve Çöküşleri adlı eserinde anlatmaktadır.
Muhammed Arkoun (1929-2010)
Hayatı

1929 yılında Cezayir Kabiliyye’de gelir dünyaya. Cezayir Üniversitesi Filoloji Fakültesini bitirir. Paris’te Arap Dili ve Edebiyatı dalında yüksek lisans yapar. 1960 yılından sonra Sarbonne Üniversitesi‘nde araştırma görevlisi ve öğretim üyesi olarak göreve başlar. Ve ona ün kazandıran doktora tezi; H.4. Asırda Arap Hümanizmi; Bir Filozof ve Bir Tarihçi Olarak İbn Miskeveyh’i burada yazar.
Hayatının sonuna kadar pek çok üniversitede dersler ve konferanslar verdi. Eserlerinin tamamını Fransızca olarak kaleme aldı. Neden Arapça yazmadığı sorulduğunda; “ortam ve Arapçanın bilimsel yeterliliği müsait değil” cevabını verdi.14 Eylül 2010 tarihinde Paris’te vefat etti.
Düşüncesi
Muhammed Arkountarihselci bir anlayışa sahip bir düşünürdü. Tüm kıssa ve mucizelerin sembolik anlatıma sahip olduğunu iddia ederdi. Bütün çalışmalarında Kuran’ın sosyolojik, antropolojik ve arkeolojik olarak okunmasını ve bu çerçevede değerlendirilmesi gerektiğini vurgulamıştır.
Eserleri
Muhammed Arkoun, yine en fazla tenkit alan düşünürlerden biridir. Eserleriyle doğu-batı arasında bir sentez kurmaya çalışsa da batılı olarak görülür. Zira İmam Gazali (ö.505/1111), İbn Rüşd (ö.595/1198), İbn Miskeyevh (ö.421/1030) gibi otoritelere atıflarda bulunsa da kullandığı pek çok kavram batılıdır. Diğer taraftan Kuran’a yaklaşımının Ehli Kitabın kendi kitaplarına uyguladıkları modern yaklaşımlardan çok farklı olmadığını kendisi ifade etmektedir. Nakilci bir anlayış içerisine sıkışan ve ilk dört yüzyıl boyunca yapmış olduğu ilmi faaliyetleri yakalayamayan İslam toplumu için bunun elzem olduğunu düşünüyor. Kuran’a bakış açısını ve yorum metotlarını en net şekilde ele almış olduğu eseri Kuran Okumaları’dır.
Hasan Hanefi Hasaneyn (1935-2021)
Hayatı

1935 yılının 13 Şubatında Kahire’de doğar. 1956 yılında Kahire Üniversitesi Adab Fakültesi, Felsefe Bölümünden mezun olur. Doktorasını Sarbonne’da tamamlar. Doktora konusu: İslam Hukuku ile mukayeseli dinler alanındadır.
1956-66 yılları arasında Fransa’dadır. 1967 yılında mezun olduğu fakültede hoca olur. 1973-1980 arasında doçent, 1981-1995 yılları arasında profesör olarak görevde bulunur.
Ölümüne kadar aynı fakültede görev yapmıştır. Bunun yanı sıra başka üniversitelerde misafir akademisyenlik de yapmıştır. Laik olduğunu sık sık vurgulayan Hanefi Marksist düşünce geleneğine bağlı olması itibari ile sol düşünceyi benimsemektedir. 21 Ekim 2021’de vefat etmiştir.
Düşüncesi
Hasan Hanefi tarihselci düşüncenin en radikal ismidir. Kuranın antropolojik olarak okunmasını iddia eder. Sadece Kuran’ın değil Allah tasavvurlarının da tarihsel olduğuna inanır. Ona göre Kuran’daki ilahi sıfatlar dönemin Arap düşüncesine bağlı olarak ifade edilmiş olgulardır. Bunun yanı sıra tarih içerisinde insanlar tanrıyı hep ihtiyaçları olduğu gibi tasavvur etmişlerdir.
Hanefi Kuran’da çelişkiler olduğunu iddia etmiştir. Fakat onu tekfir edenlerin dayanağı bu değil Kuran için yapmış olduğu benzetmedir. Hasan Hanefi içerisinde isteyenin istediğini bulduğu iddiasıyla Kuran’ı bir “süper markete” benzetmiştir. Bu da onun kimi çevrelerce tekfir edilmesine sebep olmuştur.
Eserleri
Oldukça radikal bir isim olması nedeniyle çok fazla tenkit alan Hasan Hanefi’nin fikirlerini cesurca kaleme aldığı eserlerinin başlıcaları: Gelenek ve Yenilenme ile İslami Araştırmalar‘dır.

Netice Olarak: Tarihselcilik
Burada şunu ifade etmekte fayda var; tarihselcilik olarak adlandırılan bu okuma metodu geleneksel/evrensel Kuran okuyucuları tarafından pek çok açıdan eleştirilmektedir. Tam olarak sistemleşmemiş olması itibari ile ciddi şekilde tenkite tabi tutulmaktadır. Fakat yapılan tenkitlerden ilki; bu okuma metodunun Batı menşeli olmasıdır. Yani tarihselcilik; Batı’nın İncili mitolojilerden arındırmak ve ilahi mesajı çağa tekrar hitap eder hale getirmek için tasarladığı bir metottur. Bu sebeple Kuran’a uyarlanması katiyen yanlış bir tutumdur. Tarihselciliği savunan düşünürler Kuran’ı çağdaş konjonktüre uydurabilmek namına metni tahrif etmektedir. Bu sebeple Kuran tarihselcilerin havai tutumlarına kurban edilmemelidir. Böyle bir tenkitin ne kadar kesif bir şekilde retorik koktuğu biraz dikkatli bakıldığında görülecektir.
Bir düşünce Batı menşeli olduğu için neden kullanılmasın? Bunun yanı sıra evrensel okuma metodu ne kadar özgün ve orijinaldir?
Tarihselciliği Batı menşeli olması itibari ile eleştirenlerin öncelikle bu iki soruya cevap vermesi gerekmektedir. Yoksa Batı kaynaklı olan bu metodun Kuran’ı tahrif edeceği iddiası retorikvari bir eleştiri olur. Eleştiri düşünsel sürecin dördüncü sacayağını oluşturur. Ve idrake hitap eder. Retorik ise hissi muhatap alır. İspat değil, ikna etmeye çalışır. Ki tanım üzerinden tasavvur üretmeyen bir kavram ve kanıt üzerinden tasdik üretmeyen bir önerme idraki değil yalnızca ihsası besler.
- İslam Hukukunda Tearuz ve Tercih Teorisi
- Yahudilik, Hristiyanlık ve İslam’da Çocukluk Dönemi İle İlgili İnanç ve Uygulamalar
- Arapçaya Dair Her Şey
- Tefsir-Te’vîl Ayrımı Bağlamında Mâturîdî’de Tefsirin İmkânı Meselesi
- İmam Mâtürîdî ve Zemahşerî’nin İrâde ve Meşîet Konusuyla İlgili Âyet-i Kerimelere Dair Yorumlarının Karşılaştırılması
Kaynaklar
TDV İslam Ansiklopedisi, Tefsir Maddesi.
Wikipedia, Tarihselcilik Maddesi.
Tefsir Tarihi, Muhsin Demirci, İFAV Yayınları, İstanbul, 2017.
Tarihselcilik Çelişkiler Bataklığında, Caner Taslaman, İstanbul Yayınevi, İstanbul, 2016.
İslam’ın Yükseliş ve Çöküşleri, RogerGaraudy, Timaş Yayınları, İstanbul, 2019.
İslam’da Yönetim Biçimi, Muhammed Esed, Yöneliş Yayınları, İstanbul, 2010.
Kuran ve Tarihselcilik, Şevket Kotan, Beyan Yayınları, İstanbul, 2020.
Kendini Aramak, İhsan Fazlıoğlu, Parsense Yayınları, İstanbul, 2015.
İleri Okuma Önerisi (Blog Yazısı): Tarihselcilikhttp://sdam.org.tr/haber/205-tarihselcilik/
İleri Okuma Önerisi (Akademik Makale): Kuran Tefsirinde Tarihselci Yöntem http://isamveri.org/pdfdrg/G00007/2012_1/2012_1_DEMIRN.pdf
Referanslar
[1]https://tr.wikipedia.org/wiki/Tarihselcilik
[2]https://tr.wikipedia.org/wiki/Kutsal_metin
[3]https://islamansiklopedisi.org.tr/incil
[4]https://islamansiklopedisi.org.tr/akil
[5]https://tr.wikipedia.org/wiki/Bilim
[6]https://tr.wikipedia.org/wiki/Mitoloji
[7]https://islamansiklopedisi.org.tr/ahkam
[8]https://islamansiklopedisi.org.tr/muhammed-esed-leopold-weiss
[9]https://tr.wikipedia.org/wiki/Heterodoks
[10]https://tr.wikipedia.org/wiki/Arap_Yar%C4%B1madas%C4%B1
[11]https://islamansiklopedisi.org.tr/kiyas
[12]https://islamansiklopedisi.org.tr/vahiy
[13]https://islamansiklopedisi.org.tr/hikmet
[14]https://tr.wikipedia.org/wiki/Hermaneutik
[15]https://islamansiklopedisi.org.tr/ehl-i-kitap
[16]https://islamansiklopedisi.org.tr/ahiret
[17]https://islamansiklopedisi.org.tr/cennet
[18]https://islamansiklopedisi.org.tr/cehennem
[19]https://islamansiklopedisi.org.tr/fazlurrahman
[20]https://en.wikipedia.org/wiki/Pakistan
[21]https://islamansiklopedisi.org.tr/darululum
[22]https://tr.wikipedia.org/wiki/Lahor
[23]https://tr.wikinew.wiki/wiki/University_of_the_Punjab,_Jhelum
[24]https://tr.wikipedia.org/wiki/%C4%B0ngiltere
[25]https://tr.wikipedia.org/wiki/Oxford
[26]https://islamansiklopedisi.org.tr/ibn-sina
[27]https://tr.wikipedia.org/wiki/Grek%C3%A7e
[28]https://tr.wikipedia.org/wiki/Latince
[29]https://en.wikipedia.org/wiki/Durham_University
[30]https://tr.wikipedia.org/wiki/McGill_%C3%9Cniversitesi
[31]https://tr.wikipedia.org/wiki/Amerika_Birle%C5%9Fik_Devletleri
[32]https://tr.wikipedia.org/wiki/Chicago_%C3%9Cniversitesi
[33]https://islamansiklopedisi.org.tr/ilham
[34]https://islamansiklopedisi.org.tr/din
[35]https://islamansiklopedisi.org.tr/adet
[36]https://islamansiklopedisi.org.tr/istinbat
[37]https://islamansiklopedisi.org.tr/icma
[38]https://www.bkmkitap.com/islami-yenilenme-makaleler-4?gclid=CjwKCAjwqeWKBhBFEiwABo_XBuqGZ8JvC5L14O2LFZVFKoHV2eCP2qdmV_gJzb8zrA-6bXtmxQCcAxoCv5IQAvD_BwE
[39]https://www.kitapyurdu.com/kitap/islam/63286.html
[40]https://www.kitapyurdu.com/kitap/ana-konulariyla-kuran/55869.html
[41]https://tr.wikipedia.org/wiki/Marsilya
[42]https://tr.wikipedia.org/wiki/Protestanl%C4%B1k
[43]https://tr.wikipedia.org/wiki/Kom%C3%BCnist_parti
[44]https://tr.wikipedia.org/wiki/Kuzey_Afrika
[45]https://tr.wikipedia.org/wiki/Paris#:~:text=Paris%2C%20Fransa’n%C4%B1n%20ba%C5%9Fkenti%20ve,(ne)%20diye%20hitap%20edilir.
[46]https://tr.wikipedia.org/wiki/Sovyetler_Birli%C4%9Fi
[47]https://tr.wikipedia.org/wiki/Prag
[48]https://tr.wikipedia.org/wiki/Katolik
[49]https://islamansiklopedisi.org.tr/hiristiyanlik
[50]https://tr.wikipedia.org/wiki/Marksizm
[51]https://tr.wikipedia.org/wiki/Senegal
[52]https://islamansiklopedisi.org.tr/adalet
[53]https://islamansiklopedisi.org.tr/tevhid
[54]https://islamansiklopedisi.org.tr/zihar
[55]https://www.kitapyurdu.com/kitap/islam-dunyasinin-yukselis-ve-cokusleri/465480.html
[56]https://islamansiklopedisi.org.tr/arkoun-muhammed
[57]https://tr.wikipedia.org/wiki/Cezayir
[58]https://en.wikipedia.org/wiki/Sorbonne_University
[59]https://islamansiklopedisi.org.tr/ibn-miskeveyh
[60]https://islamansiklopedisi.org.tr/kissa–kuran
[61]https://islamansiklopedisi.org.tr/mucize
[62]https://tr.wikipedia.org/wiki/Sembolizm
[63]https://tr.wikipedia.org/wiki/Sosyoloji
[64]https://tr.wikipedia.org/wiki/Antropoloji
[65]https://tr.wikipedia.org/wiki/Arkeoloji
[66]https://islamansiklopedisi.org.tr/gazzali
[67]https://islamansiklopedisi.org.tr/ibn-rusd–torun
[68]https://islamansiklopedisi.org.tr/ibn-miskeveyh
[69]https://www.kitapyurdu.com/kitap/kuran-okumalari/5021.html
[70]https://tr.wikipedia.org/wiki/Kahire
[71]https://tr.wikipedia.org/wiki/Kahire_%C3%9Cniversitesi
[72]https://islamansiklopedisi.org.tr/islam-hukuku
[73]https://tr.wikipedia.org/wiki/Fransa
[74]https://tr.wikipedia.org/wiki/Laiklik
[75]https://islamansiklopedisi.org.tr/tasavvur
[76]https://islamansiklopedisi.org.tr/sifat
[77]https://islamansiklopedisi.org.tr/tekfir
[78]https://www.kitapyurdu.com/kitap/gelenek-ve-yenilenme/254887.html
[79]https://www.kitapyurdu.com/kitap/islami-arastirmalar/4942.html