İmam Bakillani
İmam Bakillani’ye zeki, çok yönlü, kabiliyetli ve güçlü bir hafızaya sahip olması nedeniyle ona “4. asrın müceddidi”, “Ehli Sünnetin keskin kılıcı”, “Sünni akidenin önderi” gibi lakaplar da takılmıştır.
- Arapçaya Dair Her Şey - 11 Ocak 2022
- İlahi Dinlere Göre Başörtüsü Meselesinin Değerlendirilmesi - 10 Ocak 2022
- Arapça Sözlük Kullanım Teknikleri - 8 Aralık 2021

İçindekiler
İmam Bakillani (d. 330-ö.403)
Hakkında
Bakillani; kelamın, felsefenin ve tasavvufun geliştiği bir dönemde doğmuştur. Mezheplerin ortak teşekkül ettiği ve ilmi ortamların her geçen gün arttığı bir zaman dilimine denk gelmiştir. Bu sebeple son derece verimli ve zengin bir kültür ortamında yetiştiği söylenebilir. Ayrıca çok zeki, çok yönlü, kabiliyetli ve güçlü bir hafızaya sahip olması nedeniyle ona “4. asrın müceddidi”, “Ehli Sünnetin keskin kılıcı”, “Sünni akidenin önderi” gibi lakaplar da takılmıştır. Hazır cevap oluşu ile her zaman dikkat çekmiştir. Eşari kelamının yükselişine ve neşvü nema bulunuşuna ciddi katkıları olmuştur. Mezhebin tartışmasız otorite isimlerinden biridir.
Hayatı
Doğum tarihi net değildir. Tahmini olarak 330 yılı dolaylarında dünyaya geldiği düşünülmektedir. Babası ya da dedelerinden biri bakla ticareti ile uğraştığı için ona da İbnü’l-Bakıllani denmiş. Ama sonradan sadece Bakıllani diye anılır olmuş. Basralı’dır ve ilk eğitimini burada almıştır. Hocaları arasında; Eşari’nin talebelerinden İbn Mücahid et-Tai, ve Ebü’l-Hasen el-Bahili, Ebu Abdullah eş-Şirazi, İbni Ebu Zeyd el-Kayrevani (ö.386/909), Ebu Bekir el-Ebheri (ö.375/986), İbni Semun (ö.387/997) sayılabilir. Bağdat’taki hocaları arasında ise Ebu Bekir el-Katii (ö.378/988-989), İbni Masi ve Darekutni (ö.385/995) vardır.
Çok ateşli bir münazaracıydı. Batıniler de Mutezililer de kendisinden nasibini almıştır. Hayatı ilim, irfan ve zühd ile geçmiştir. Kadılık, müderrislik gibi görevlerde bulunmuştur. Hatta Şii hükümdar Adududevle (ö.372/983) kendisine oğlu Simnanüddevle’yi emanet etmiştir. Bu güvene mukabil Bakıllani de Adududevle’ye et-Temhid’ini ithaf etmiştir.
403 yılında Bağdat’ta vefat etmiştir. Cenaze namazını oğlu kıldırmış ve ilk olarak kendi evine defnedilmiştir. Ardından BabüHarb mezarlığına götürülerek, Ahmed b. Hanbel’in yanına gömülmüştür.
İlmi Sahaları
Bakıllani’nin en yetkin olduğu İslam toplumuna büyük hizmet sunduğu alan Kelam ilmidir. Fakat döneminin her alimi gibi o da sadece tek bir alanda ilim edinmemişti. Kelamın yanı sıra hadis, fıkıh, fıkıh usulü, tefsir, belağat, din ve mezhepler tarihi alanlarında da çalışmış hatta telif vermiştir. Öyle ki bu sahalarda da otorite olduğu kabul edilir.
Bakillanî’nin Talebeleri
Hem coğrafi hem de zamansal olarak oldukça mümbit bir dönemde yaşadığı için talebe yetiştirme noktasında da ciddi başarı göstermiştir. Sayısını bilinemeyecek kadar çoktur. Fakat bunlardan en bilinenleri şunlardır:
1- Ebu Cafer es-Simnani
2- Ali b. Muhammed el-Harbi
3- Ebu Abdullah el-Ezdi
4- Ebu Abdurrahman es-Sülemi
5- Ebü’l-Kasım es-Seyrafi
6- Ebu Zer el-Herevi
7- Ebu Hatim el-Kazvini
Eserleri
İsferayini, Bakıllani’nin eserlerinin toplamda 55.000 varaktan oluştuğunu ifade etmektedir. Kaynaklara bakıldığında ise adı geçen eserlerinin sayısının 55 olduğu görülmektedir. Bunlardan kimisi kelam kimisi ise Kuran ilimlerine aittir. Eserlerinden en meşhur 4 tanesi aşağıdadır:
1- et-Temhid fi’r-redale’l-mülhideti’l-Muattılave’r-Rafızave’l-Havaricve’l-Mutezile
Adından da anlaşılacağı üzere mülhit sayılan fırkaların görüşlerine eleştiri sadedinde yazılmış bir reddiyedir. Bakıllani’nin en meşhur ve en önemli yapıtlarından bir tanesidir. Yaklaşık 90 babdan meydana gelir. İbni Asakir’e (ö.571/1176) göre Bakıllani, Adududdevle’nin oğluna hocalık yaptığı zaman diliminde kaleme almıştır. Ayrıca eseri yine Adududdevle’ye ithaf etmiştir.
2- el-İnsaf
Kelam konularını özet olarak alan muhtasar bir kitaptır. Üç ayrı risaleden oluşmaktadır. Müellifin Risaletü’l-Hurre isimli eseri budur. Eserde bir sistematik göze çarpmamakla beraber edebi bir dil kullanılmıştır. Akli delillerin yanı sıra naslara da sık sık başvurulmuştur. Dönemin konu anlatımından ziyade dönemin sorun ve problemlerine ışık tutulmaya çalışılmıştır.
Kuran’ın mucizevi yönüne eğilen ve hangi açılardan mucize olabileceğini irdeleyen bir eserdir. Bakıllani kendisinin dönemine kadar müşriklerin benzerini getiremediği Kuran’ın icazına dair hakikatli bir eserin yazılamadığını iddia eder. Ve Kuran’ın sadece icazını dolayısıyla onun mucizevi tarafını anlatacak bir kitap kaleme almak ister. Eser 18 bölümden oluşur ve içerisinde nübüvvetin delilleri, vahyin gelecekten haber vermesi gibi konular yer almaktadır.
4- el-Beyan
Müellife ait çok daha hacimli bir eser olduğu kabul edilen fi’l-Mucizat adlı eserin bir bölümü olduğu düşünülmektedir. Mucize ve keramet gibi konulara değinir. Eserinde bu konuyu ele almasının sebebi ise Mağribli bir Eşari kafilenin ziyaretidir. Mağrib’den gelen bu kafile, kendisine ve ilmine çok saygı duyulan meşhur Eşari alimi İbni Ebu Zeyd el-Kayrevani’nin (ö.386/996) kerametini inkâr ettiğini nakleder. Bunun üzerine Bakıllani de, Kayrevani’nin keramet olmayan bir mesele yahut keramet sadır olmayacak birinin iddiası üzerine öyle konuştuğunu düşünür. Fakat sonraları mucize ve keramet noktasında kitaplarında yeterli bilginin olmadığına kanaat getirince bu eseri yazar. Eser büyük imamın yaşlılık dönemlerine tekabül etmektedir.
Bu makaleyi okuyanlar için tavsiye yazı: “Ebu’l Muin en-Nesefi“
Referanslar
[1]https://islamansiklopedisi.org.tr/bakillani
[2]https://islamansiklopedisi.org.tr/kelam–ilim
[3]https://islamansiklopedisi.org.tr/felsefe
[4]https://islamansiklopedisi.org.tr/tasavvuf
[5]https://islamansiklopedisi.org.tr/esariyye
[6]https://islamansiklopedisi.org.tr/basra
[7]https://islamansiklopedisi.org.tr/esari-ebul-hasan
[8]https://islamansiklopedisi.org.tr/ibn-ebu-zeyd
[9]https://islamansiklopedisi.org.tr/ebheri-ebu-bekir
[10]https://islamansiklopedisi.org.tr/ibn-semun
[11]https://islamansiklopedisi.org.tr/katii
[12]https://islamansiklopedisi.org.tr/darekutni
[13]https://islamansiklopedisi.org.tr/batiniyye
[14]https://islamansiklopedisi.org.tr/mutezile
[15]https://islamansiklopedisi.org.tr/kadi
[16]https://islamansiklopedisi.org.tr/muderris
[17]https://islamansiklopedisi.org.tr/adududdevle/iliskili-maddeler
[18]https://islamansiklopedisi.org.tr/et-temhid–bakillani
[19]https://islamansiklopedisi.org.tr/bagdat
[20]https://islamansiklopedisi.org.tr/ahmed-b-hanbel
[21]https://islamansiklopedisi.org.tr/hadis
[22]https://islamansiklopedisi.org.tr/fikih
[23]https://islamansiklopedisi.org.tr/usul-i-fikih
[24]https://islamansiklopedisi.org.tr/belagat
[25]https://islamansiklopedisi.org.tr/tefsir
[26]https://islamansiklopedisi.org.tr/hakkinda/ilim-dali–dinler-tarihi
[27]https://islamansiklopedisi.org.tr/et-temhid–bakillani
[28]https://islamansiklopedisi.org.tr/ibn-asakir-ebul-kasim
[29]https://islamansiklopedisi.org.tr/el-insaf–bakillani
[30]https://islamansiklopedisi.org.tr/icazul-kuran–bakillani
[31]https://islamansiklopedisi.org.tr/musrik
[32]https://islamansiklopedisi.org.tr/icaz–kuran
[33]https://islamansiklopedisi.org.tr/nubuvvet
[34]https://islamansiklopedisi.org.tr/vahiy
[35]https://islamansiklopedisi.org.tr/el-beyan–bakillani
[36]https://islamansiklopedisi.org.tr/mucize
[37]https://islamansiklopedisi.org.tr/keramet
[38]https://islamansiklopedisi.org.tr/magrib
[39]https://islamansiklopedisi.org.tr/ibn-ebu-zeyd