Gönül Felsefesinin Kurucu İsmi: İmam Gazali
Gazali, yönelttiği eleştirilerle Sünni İslam dünyasında rasyonalist felsefenin sona ermesine ve yeni bir felsefenin, hikmete yönelik bir felsefe olarak tasavvufun doğuşuna yol açmıştır.
- Arapçaya Dair Her Şey - 11 Ocak 2022
- İlahi Dinlere Göre Başörtüsü Meselesinin Değerlendirilmesi - 10 Ocak 2022
- Arapça Sözlük Kullanım Teknikleri - 8 Aralık 2021

İçindekiler
İmam Gazali (ö.505/1111)
Gazali, İslam’ın en stratejik bölgesi olan doğusunda, Kindi’nin (ö.252/866) başlatıp Farabi’nin (ö.339/950) ve İbni Sina’nın (ö.428/1037) ivme kazandırarak devam ettirdiği din ile felsefenin birliğini temin etme hareketiyle dini felsefe yoluyla aklileştirme sürecinin sona erdiricisidir.
İmanı aklileştirmenin onun özünü atmaktan başka bir şey olmadığına inanan İmam Gazali, yönelttiği eleştirilerle Sünni İslam dünyasında rasyonalist felsefenin sona ermesine ve yeni bir felsefenin, hikmete yönelik bir felsefe olarak tasavvufun doğuşuna yol açmıştır.
Felsefe çığırını kapatarak tasavvufi felsefe çığırını, akılcı felsefeye tamamen karşıt bir gönül felsefesini inşa edilmeyi nasıl başarabilmiş olduğunu, sadece Gazali’nin içinde bulunduğu koşullar ile onun entelektüel kudretine bağlamak gerekir.
Onun yaşadığı dönem dışarıdan haçlıların içeriden de Batıniler ile İsmaililer’in çatıştığı bir kriz dönemiydi. Gazali işte böyle bir kriz döneminde İslam toplumuna aynı inanç, duygu ve düşünce ekseninde yeni bir dinamizm kazandırmak amacıyla ortaya çıkmıştı. Bu amacını yabancı kaynaklara değil de İslam’ın kendi öz kaynaklarına dayanarak gerçekleştirmeye çalışması etkili olmuştur.
Kant’ın (1724-1804) kendi çağlarının felsefesine yönelik eleştirilerinin felsefeyi metafizikten arındırarak, bilimi temellendirecek ve destekleyecek bir felsefe konsepsiyonunun bayraktarlığını yaptığı; her koşul altında, din ya da metafizik ve gelenek karşısında felsefeden ve ilerlemeden yana bir eleştiri olduğu yerde, Gazali’nin felsefi eleştirisi, her ne kadar kendisinin doğrudan doğruya böyle bir amacı olmamış olsa da rasyonalist felsefeyi ortadan kaldırmaya yönelik bir tavrın, ilerleme karşısında geleneğin yanında olmanın sembolü olup çıkmıştır.
Felsefe Eleştirisi
Felsefenin din için kesinlikle zararlı olduğunu, bunu İslam ve Yunan düşüncesindeki filozof örnekleriyle ele alıp argümantatif bir tarzda gösterdiği eseri Tehafütü’l Felasife’dir. Eserin temel iddiası ilahi meselelerin, ilahiyatla ilgili konuların çözümünde aklın yetersizliğinden dolayı, bir Müslüman için en doğru tutumun bu gibi konuların çözümünde dini açıklamaları kabul etmek olduğudur.
Gazali, Meşşai filozofların rasyonel delillerle kanıtlanması mümkün olmadığı halde ezeli evren ve başlangıçsız zaman fikrini savunmakla, İslam’ın hür ve yaratıcı Tanrı inancından saptıklarını, Tanrı’nın eşyayı tümel bir bilgi ile bildiğini iddia ederek, Allah’ın bilgisini sınırladıklarını, ahiret hayatının sadece ruhani bir hayat, ahiret mutluluğunun da akli ve manevi duyumlardan ibaret olduğu şeklindeki fikirleriyle cismani dirilişi reddettiklerini, Kur’an tasvirlerini halkın ahlaki terbiyesini amaçlayan semboller olarak değerlendirdiklerini düşünür.
O, sonuç olarak da bütün bu fikirleri Kuran’da yer alan sarih açıklamalara ters düştükleri ve peygamberleri yalanladıkları için felsefenin iman açısından zararlı olduğu ve filozofların tekfir edilmeleri gerektiği kanaatine varır. Gazali bu bağlamda düşüncelerinin imanın esaslarına aykırı olduğunu ve dolayısıyla kâfir sayılmaları gerektiğini bildirdiği filozofları üç gruba ayırır:
1. Materyalistler (Dehriyyun)
2. Doğacılar (Tabiiyyun)
3. Metafizikçiler (İlahiyyun)
Bunlardan materyalistler gerçekten var olan biricik şey olan maddenin ezeli olduğunu, evrende gözlemlenen düzenin maddenin kendi gelişme yasalarının bir sonucu olduğunu öne sürerken, bir yaratıcının varlığını yadsırlar. Doğacılar ya da teistler ise bir yaratıcının veya akıllı bir Tanrı’nın varlığına inanmakla birlikte, onun dünyaya müdahale etmesine izin vermezler ve ruhun ölümsüzlüğünü reddederler.
Gazali’ye göre Teistler, evrenin ezeli olduğunu öne sürdükleri, Tanrı’nın bilgisini sınırladıkları ve hepsinden de önemlisi türüm öğretileri ile ilahi yaratmanın evrensel bir determinizme tabi olmasından sorumlu oldukları için dine diğerlerinden daha büyük bir zarar verirler.
Gazali’ye göre, Farabi ve İbni Sina’nın en büyük yanlışı, hak yolunu bırakarak batılı taklit etmeleri ve dinin pozitif olgularını metafizik sistemlere kurban etmeleridir. Tehafütü’l Felasife’de Gazali, filozofların tam 20 başlık altında topladığı görüşlerini şiddetle eleştirir.
Bunlardan bazıları:
1. Filozofların evrenin ezeli ve ebedi olduğuna dair dogma ya da inançları,
2. Onların bir yandan evrenin ezeli olduğunu söylerken diğer yandan da Tanrı’nın evrenin yaratıcısı olduğunu iddia etmelerindeki çelişki,
3. Filozofların yaratıcı olduğunu söyledikleri Tanrı’nın yaratma eylemini her durumda bir determinizm ihtiva eden bir türüm teorisi ile açıklamaları,
4. Onların Tanrı’nın ne tümellerine ne de tikellerine dair bilgisini açıklamayı başarmaları,
5. Filozofların yine Tanrı’nın varlığını, birliğini, basitliğini ve maddi olmamaklığını kanıtlayamamaları,
6. Onların sonuçları nedenlerin doğasına dayandıran nedensellik teorilerinin bâtıl oluşu,
7. Filozofların nefs ya da ruhun ne tinsel ne de ölümsüz olduğunu göstermeyi başaramamaları…
Evrenin Ezeliliği
Gazali’nin en fazla rahatsız olduğu ve kitabın yaklaşık olarak dörtte birini bu konuyu tartışmaya ve çürütmeye ayırdığı görüş evrenin ezeliliği görüşüdür.

Gazali’ye göre filozoflar bizi şu iki alternatiften sonuncusunu kabul etmeye zorlarlar: Ya Tanrı’nın varlığından hiçbir zaman hiçbir şey zuhur etmemiştir, ya da evrenin onun iradesinin dolayımsız bir etkisi olarak ezelden beri var olmuş olması gerekmektedir.
Evrenin ezeli olduğunu kanıtlamaya çalışan filozofların tutarsızlıklarının en büyüğü Gazali’ye göre onların bu bağlamda türüm teorisine başvurmalarıdır. Varlığın Tanrı’dan tıpkı ışığın güneşten çıktığı gibi adeta kendiliğinden, zorunlulukla taştığını bildiren kanıtın en önemli güçlüğü, öğretinin Tanrı’nın mutlak bilgisini ortadan kaldırılması ya da kesin olarak sınırlamasıdır.
Tanrı’nın Bilgisinin Ne’liği
Gazali’ye göre türüm öğretisini benimseyen filozofların, düştükleri en temel yanlış, onların öğretinin bir gereği olarak Tanrı’nın kendi özünü bilmesi ile yaratmanın aynı şey olduğunu düşünmüş olmaları ve sistemlerinde Tanrı’nın yalnızca tümelleri bilip tikelleri bilmediğini söylemek durumunda kalmalıdır.
Yunan düşüncesinde Platon, İslam felsefesinde de Farabi tarafından yapılmış olan bu ayrım, Gazali’ye göre dini yıkacak, tanrıyı en temel sıfatından yoksun bırakacak ateizmle sonuçlanacak kadar zararlı bir ayrımıdır.
Nitekim Tanrı’nın sadece tümelleri bildiği ileri sürüldüğünde, onun zaman üstü aşkınlığı içinde kendisine yakarıp dua eden müminlerin dualarını duymayacağının, bunun da inananların kendilerine “Tanrı’nın bana ne yararı var?” diye sormalarına yol açacağının kabul edilmesi gerekir.
Gazali, filozofların Tanrı’nın bilgisini sadece tümellerin bilgisi ile sınırlamalarının en önemli nedeninin, onların tanrıyı değişmeden bağışık tutma istekleri olduğu inancındadır. Filozofların kanısına göre bireyler, tek tek nesne ve olaylar sürekli bir değişme içindedir. Değişme söz konusu olduğunda, bilgi de bilinene tabi olduğu için değişmek durumundadır. Tanrı tikelleri bilseydi, O’nun da değişmesi gerekecekti. Oysa Tanrı mutlak olarak değişmez olan varlıktır. İşte bu durumun bir sonucu olarak Tanrı tikelleri veya cüzi olanı bilmemektedir.
Nedensellik Düşüncesi

Filozofların nedensellik bağlamında doğaya içkin olan yasalılığı kabul etmeleri, onun gözünde, küfürle eş anlamlıdır. Eğer doğal nedensellik ilkesi geçerli ise Tanrı’nın iradesi geçersiz hale geleceği gibi doğal olarak mucizelere de yer kalmayacaktır.
Gazali neden-sonuç bağıntısını kabul etmekle birlikte bu bağıntının doğanın özünden gelen bir zorunluluk olarak görülmesine karşı çıkar. Zira ateş yakmayabilir. (Hz. İbrahim örneği) Bu durum onlar arasında zorunlu bir bağlantı değil, sadece ardışıklık ilişkisi bulunduğunu gösterir.
Filozofların nedensel zorunluluk dedikleri şey, Gazali’nin gözünde doğal bir zorunluluk değil, fakat sadece bir alışkanlıktır. Ateş-yanma benzeri bütün doğal varlık ve olaylar arasındaki ilişkiler Tanrı’nın o şekilde irade ve takdir edip yaratmasının bir sonucudur.
Gazali’nin Tasavvuf Düşüncesi
Tanrı’nın rasyonel bir tarzda bilinebileceğini söyleyenlere şiddetle karşı çıkan, kısacası felsefede aradığını bulunmadığı gibi aradığını bulanları da küfürle suçlayan Gazali, en sonunda gönül yoluna girip tasavvufi görüş ve hayat tarzını benimser.
Gazali, ruhun en temel unsurunun akıl değil irade olduğunu ileri sürer. İnsan ya beden sevgisiyle bedeni tatmine yönelir, ya da kendisini Tanrıya yaklaştıracak erdemli eylemlerle gerçek kaynağına yönelir. Hakkın hakikatin kendisine tecelli ettiği kalpte varlık, açık seçik kavranır. Kişinin kendi iç tecrübesiyle ulaşmış olduğu bu bilgi sadece Peygamberlere ve yüksek bir ahlaki arınmayı gerçekleştirebilirmiş olan velilere verilen, duyu ve aklın ötesine geçebilen kutsi-nebevi ruhun bir mazhariyetidir.
Bu makaleyi okuyanlar için tavsiye yazı: “İslam Felsefesinin Kilit İsmi: İbni Sina“
https://islamansiklopedisi.org.tr/gazzali
https://islamansiklopedisi.org.tr/kindi-yakub-b-ishak
https://islamansiklopedisi.org.tr/farabi
https://islamansiklopedisi.org.tr/ibn-sina
https://islamansiklopedisi.org.tr/din
https://islamansiklopedisi.org.tr/felsefe
https://islamansiklopedisi.org.tr/iman
https://islamansiklopedisi.org.tr/tasavvuf
https://islamansiklopedisi.org.tr/batiniyye
https://islamansiklopedisi.org.tr/ismailiyy
https://tr.wikipedia.org/wiki/Immanuel_Kan
https://islamansiklopedisi.org.tr/metafizi
https://tr.wikipedia.org/wiki/Antik_Yunan_felsefes
https://islamansiklopedisi.org.tr/tehafutul-felasif
https://islamansiklopedisi.org.tr/messaiyy
https://islamansiklopedisi.org.tr/dehriyye
https://islamansiklopedisi.org.tr/tabiiyyun
https://tr.wikipedia.org/wiki/Kategori:Metafizik%C3%A7iler
https://tr.wikipedia.org/wiki/Teizm
https://tr.wikipedia.org/wiki/Ruh
https://tr.wikipedia.org/wiki/Determinizm
https://islamansiklopedisi.org.tr/nefis
https://islamansiklopedisi.org.tr/sudur
https://tr.wikipedia.org/wiki/Ateizm
https://tr.wikipedia.org/wiki/Nedensellik
https://islamansiklopedisi.org.tr/kufur
https://islamansiklopedisi.org.tr/mucize
https://islamansiklopedisi.org.tr/ibrahim–peygamber
https://islamansiklopedisi.org.tr/irade
https://tr.wikipedia.org/wiki/Erdem